3 Haziran 2015 Çarşamba

Göçebe | Kitap Yorumu


Adı: Göçebe
Orijinal Adı: The Host
Serisi: Göçebe, #1
Yazarı: Stephenie Meyer
Çevirmen: Mine Atafırat
Yayınevi: Epsilon Yayınları
GoodReads Puanı: 3.84

Yazar Hakkında
Stephenie Meyer, Brigham Young Üniversitesi Edebiyat bölümünden mezun oldu. Eşi ve üç küçük oğluyla beraber Phoenix, Arizona'da yaşıyor. İlk kitabı Alacakaranlık'la büyük bir başarı elde eden genç yazar, Publishers Weekly dergisi tarafından 2005'in en çok ümit veren yazarlarından biri seçildi. Eserleri yirmiden fazla dile çevrildi. 






Kitabın Konusu
 Dünya, gezegenleri daha da iyileştirmek amacıyla oraya yerleşen ruhlar tarafından işgal edilir. Yakalanan insanların içine ruhlar konur ve ruhlar insanları yönetmeye başlar. Fakat bu durum Melanie Stryder için geçerli değildir. İçine yerleştirilmiş olan ruh Göçebe tam olarak Melanie'yi kontrol edememektedir. 


 Melanie'nin kışkırtmasıyla ruh istilasından kaçan Jeb Amca'nın yaptığı sığınağını keşfeder.Bu sığınakta tam 35 İnsan yaşamaktadır.Fakat oradaki insanlar başta Melanie'nin sevgilisi Jared olmak üzere Göçebe'ye alışmakta zorlanırlar. Çünkü içerisinde Melanie'nin hala var olduğuna inanmıyorlardır. Üstelik aynı yerde yaşayan kişilerin de saldırısına uğrar. Ama sonunda insanlara kendini kabul ettirir ve onlara ihtiyaçlarını bulmada yardım eder.



Yorumum
Ben daha önce böyle bir kitap okumadım. Kurgusu yaratıcıydı ve Stephenie de bunu çok iyi bir şekilde aktarmış. Karakterleri de iyice oturtturmuş. Olaylar ilk sayfalarda net olmasa bile ilerleyince neyin nasıl olduğunu anlıyorsunuz. Ayrıca, mekanları kurgulaması ve bunu betimlemesi işinde ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor.


Melanie'nin cesur ve ani tepki veren -fevri mi desem?- kişiliği daha çok ön plana çıkıyor. Göçebe ise konuya itibar ederek, yardımsever, ve özverili bir kişiliği temsil ediyor. Daha aklı başında, bütün kurallara uyan kesimi temsil ediyor. Bir yandan da bize insanları ve kurallara uyan insanları gösteriyor. 

Sayfa sayısı ilk bakışta gözünüzü korkutsa bile iyi ki okumuşum, diyeceğiniz bir roman. Ayrıca insan olmanın güzelliğine ve bizdeki şansı da Göçebe'nin anlattığı anılardan bir kez daha farkına varıyorsunuz. Bu benim gerçekten hoşuma gitti. Ruhun o şekilsiz bir halden yeni bir kılıfa -bedene- girmesiyle ellerini hareket ettirmesi, kaslarının farkında olması... sizi sanki beyaz bir ışık tarafından yeniden canlanmayı izletiyordu.

Dürüst olmak gerekirse çoğu, Jamie&Melanie&Göçebe sahnesinde gözüm doldu. Gerçekten bu sahneler detaylı bir şekilde işlenmiş. Duygu karşı tarafa geçiyor. Abla kardeş ilişkisinin saflığı içinize sızıyor. Bunun yanı sıra, Göçebe&Ian ve Melanie&Jared ilişkisi de sizi etkileyecek. Ian'ın o nazik ve korumacı tavrı, Jared'ın ise aşk yoğunu bakışları ve aaah... tarif edemedim :D Bu ikisi karışmalı bence *-*

~

Kitap, Göçebe'nin ağzından anlatılıyor ama son kısımlara doğru bence Melanie'nin ağzından anlatılabilirdi. Bu biraz eksik geldi bana ama kitabın genelini kesinlikle etkileyen bir şey değildi. 

Hayran kalacağınız bir kitap bence. Kesinlikle okumadıysanız okuyun! Ben çok geç okuduğum için kendime kızıyorum. Kafanızı kaldırmadan birkaç güne bitirirsiniz, diyorum. Okuyunca ne demek istediğimi anlayacaksınız ;)

Puanım:  
 ☪/5

Film Fragmanı

0 yorum:

Yorum Gönder